21 Ocak 2007 Pazar

Biraz da sanatsal etkinlik lazım ruhumuza

Bir hafta daha hızla akıp gitti....

Bu hafta biraz eğlence biraz kültürel faaliyetlerle geçti,gitti...
Önce hafta ortasında biraz hareket diyerek rock müzik yapan birçok ünlü ismin yabancı şarkıları ve Helldorado konseri ile Radyo Eksen'i 7. Yaşını kutladım.(Aylin'siz doğumgünü olmazz misali:)

Ayrıca İBB Devlet Tiyatroları'nin Muhsin Ertuğrul sahnesinde sahnelenen "Ölümsüz Öykü" adlı oyunu izledim.Anladım ki bir dramada oyuncuların performansı kadar sahne dekorları ve öykücünün ses tonu,anlatışı da(Tomris İncer) 2,30 saat de sürse bir tiyatro oyununu bir tv filmi tadında kolay ve zevkle izlenebilir hale getirmekteymiş.

Tiyatroya uzun zamndır gidememiş bir insan olarak anladımki tiyatronun yeri herşeyden başkaymış ve özlemişim..
İşte bu vesileyle geceler'de eğlenirken kültür-sanat etkinliklerini de unutmayacağımızı özellikle belirtmek istedim.

Blogdaki ilk yazımda şehirde geceleri ilgilendiren her türlü etkinliğe burada duyuracağımı söyleyerek yola çıktığıma göre görsel ve sanatsal etkinlikler olarak gecelerimizi keyiflendiren sinema ve tiyatroyu da görmemezlikten gelemem diye düşündüm.

Belkide sizde uzun zmandır bir film veya oyun izlemeye niyet edip bir türlü fırsat bulamadınız. Ve birileri sizi yönlendirsindiye beklediniz.
İşte buyrun önümüzdeki hafta için size birkaç tiyatro ve sinema önerisi ve size yardımcı olabilecek birkaç link adresi. *

Gecelere akan bir kişi olarak benden nacizane bir öneri ruhunuzun iyiliği için biraz da sanata zaman ayırın, kendinize birşeyler katmanın ve zaman ayırmanın mutluluğunu ve değişikliğini hemen farkedeceksiniz.

Artık mazaretiniz kalmadı dostlar..
HEPİNİZE İYİ SEYİRLER...


*Daha çok tiyatroya gitmeyi ihmal ettiğinizi düşündüğümden çoğunlukla tiyatro öneri ve linkleri koydum

İSTANBUL DEVLET TİYATROLARI ;www.istdt.gov.tr

Çok Yaşa Komedi
Yer: Kadıköy Halk Eğitim Merkezi
Tarihler : 22.01.2007 - 23.01.2007
Telefon: 0216 336 12 00
Nereden Alırım: Atatürk Kültür Merkezi Gişeleri

İyi Geceler Anne
Salon: İBB Şehir Tiyatroları Harbiye Muhsin Ertuğrul Cep Sahnesi
Tarihler: 15.01.2007~30.01.2007-15:00
Telefon: 0212 240 77 20
Nereden Alırım: Atatürk Kültür Merkezi Gişeleri,

Ben Ruhi Bey Nasılım
Salon: İstanbul Devlet Tiyatroları Aziz Nesin Sahnesi
Tarihler: 23.01.2007~28.01.2007-20:00 (27 Ocak Saat 15:00-20:00, 28 Ocak Saat 15:00)
Telefon: 0212 245 25 90
Adres: Atatürk Kültür Merkezi Yanı, Taksim

Sersemler Evi
Salon: İstanbul Devlet Tiyatroları Oda Tiyatrosu
Tarihler: 23.01.2007~31.01.2007- Saat 20:00
Telefon: 0212 245 25 90
Adres: Atatürk Kültür Merkezi, Taksim

Ölümsüzler
Salon: İstanbul Devlet Tiyatroları Cevahir Sahnesi
Tarihler: 24.01.2007~27.01.2007-sAAT:20:00, 27 Ocak Saat 15.00-20:00
Telefon: 0212 380 12 38
Adres: Cevahir Alışveriş Merkezi, Şişli Mecidiyeköy

Ölümsüz Öykü
Salon: İBB Şehir Tiyatroları Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi
Tarihler: 17.01.2007~28.01.2007-20:30:0017-18-19, 25-26 Ocak Saat 20:30, 20, 24 ve 27 Ocak: 15:00-20:30, 21ve 28 Ocak: 15:00
Telefon: 212 240 77 20
Adres: Darülbedayi Cad. No:3 Harbiye

Nazım Hikmet - YaşamakSalon: Akatlar Kültür Merkezi
Tarihler: 22 Ocak2007 Pazartesi Saat 20:30
Telefon: (212) 351 93 84
Adres: Zeytinoğlu Cad. No:8 Akatlar Etiler
Ücret: Tam: 11,50 YTL / İndirimli: 8,50 YTL

III. Riçırd Faciası
Salon: Oyun Atölyesi
Tarihler: 22.01.2007~23.01.2007-20:30
Telefon:0216 345 39 39
Adres: Dr. Esat Işık Cad. No:15 Moda Kadıköy
Ücret: 11 YTL


Ben Eskiden Küçüktüm
Salon: İş Sanat Kültür Merkezi
Tarihler: 19.01.2007~28.01.2007-20:00:0019 ve 23 Ocak Saat 20:00, 28 Ocak Saat 15:00
Telefon: 0212 316 10 83 (İş Sanat)
Adres: İş Kuleleri, Levent İstanbul
Ücret: Tam: 25.00 ytl. İndirimli: 20.00 ytl.

PROFİLO ALIŞVERİŞ MERKEZİ SALONLARI
Dönmedolap
Salon: Profilo Kültür Merkezi
Tarihler: 26 Ocak Saat 20:30, 27 Ocak Saat 15:00-20:30, 28 Ocak Saat 15:00
Telefon: (212) 216 44 00
Adres: Cemal Sahir Cad. 80470 Mecidiyeköy
Ücret: Tam: 26 YTL / İndirimli: 21 YTL
Nereden Alırım: www.ticketturk.com, Ticketturk Çağrı Merkezi: 0212 478 06 00 ve Profilo Kültür Merkezi
Yazan: Eric AssousÇeviren ve Yöneten: Gencay GürünOyuncular: Cihan Ünal, Berna LaçinDekor: Nilgün Gürkan, Ersin Satgan

Ateşin Düştüğü Yer
Salon: Profilo Kültür Merkezi
Tarihler: 27 Ocak Saat 20:30, 28 Ocak Saat 15.30
Telefon: (212) 257 79 36 -37
Adres: Profilo Alışveriş Merkezi Zemin Kat, Mecidiyeköy
Ücret: 25 YTL - Tam: 20 YTL İndirimli: 15 YTL
Nereden Alırım: Biletix Satış Noktaları, Biletix Çağrı Merkezi: 0216 454 15 55, www.biletix.com ve Profilo Kültür Merkezi
Yazan: Tekin Duman
Oyuncular: Levent Kırca, Lale Oraloğlu, Ali Demirel, Mehmet Güney, Ahmet Çevik, Alper Yakıcı, Şevki Çepa, Apo Kaya, Burak Sarımola, Murat Gören, Barış Bağcı, Meltem Özlevent, Dilek Güven, Didem Balçın, Özge O’Neill, Ela Nur Erdoğan, Cüneyt İngiz, Cumhur Pektaş, Ali Can Yarka, Seval Tufan, Nurhan Yılma, Gökhan Kocaoğlu, Atilla Akın, Deniz Türkan, Zuhal Krom, Alpagut Eren, Pekcan Türkeş, Barış Erdoğru, Bülent Demir, Ayşegül Asan, Selim Gül, Hakan Aydın, İlkay Altıntaş, Çağlar Maçkalı, Özgür Dereli, Ayşe ÖzkısaMüzik: Fatih YavuzKoreografi: Pınar AtaerDans Ekibi: Arif Aydınlı, Seda Yasasever, Mustafa Tutuş, Yağmur Ulusoy, Gökmen Kasabalı, Cennet Erdoğan, Harika Onur, Ece Gözmen


http://www.linkdunyasi.com/Sinema_Tiyatro.html
http://www.tiyatronline.com/ytiyatro.htm
http://www.tiyatroistanbul.com/
http://www.tiyatrooyunevi.com
www.istanbul.net.tr
http://www.tiyatro-z.com
http://www.bigglook.com
http://www.webzirve.com/
http://www.sinema.com/index.aspx

16 Ocak 2007 Salı

Beni bu Doğumgünleri mahvetti:))

Evet haftasonları sizler için yeni mekanlar gezmeye devam ediyorum...

Bu haftasonuda bir arkadaşın doğumgünü dolayısıyla Cihangir taraflarındaydım.

Çok sevdiğim bir lise arkadaşımın doğumgünü de olsa, sözkonusu olan 30 yaş olunca ve taaaaaaa 5 ay sonraa beni de etkileyecek olan bu 30 yaş gerçeğini bana daha Ocak itibariyle hatırlatması bakımından aslında arkadaşa biraz bozuldumm dermişimmm:))

Duruma uygun olarak 30 yılda biriktirdiği üm dostlarını mümkün olduğunca biraraya getirmek istemişti. Birçok değişik gruptan arkadaş olunca aslında olan doğumgünü sahibine oldu.Herkesi mutlu etmek,yalnız bırakmamak için masada sürekli olarak yer değiştirmek zorunda kaldı.Ama geceyi yorgun ama bir o kadarda mutlu kapattığından şüphem yok.

Bende liseden uzun zamandır görmediğim arkadaşları o gece görme fırsatı buldum. Eski Fotoğraf Cafe diye bilinen şu anda SALON adıyla işletilen güzel ve sakin bir mekanda toplandık.Yemekler ve sohbet çok güzeldi.

Ama pasta kesilipte saatler 24.00'ü vurduğunda bizde modern Cinderallalar olarak mekan ve mod değiştirmemizin vaktinin geldiğine karar verdik. Yerimiz Cihangir olunca yeni açılan eski Zürih otelinin 8. katındaki ELA'ya bir bakmanın en uygun ve yakın yer olduğuna karar verdik. (Bir başka deyişle Leyla'nın yanı)Ama inanın mekana girmekte zorlanırken bu kararı biz dşünürkene pekçok kişinin uygulamış olduğunu gördüm.

Müzikler güzeldi ama ilk saatlede hınca hınç dolu mekanda dans etmek de ayrı bir hüner istiyordu.Saatler ilerledikçe mi yoksa alkol kana karıştıkça mı bilmem benim ritmim arttı mekanda genişledi sankim:)

Kısaca çok keyifli bir gece geçirdim ve oradan 04.00 gibi çıktığımızda GECELİYORUM diyen biri için çorba içmeden geceyi noktalamanın ayıp olacağını düşünüp en yakın çorbacıda aldık soluğu hatta cila olsun diye birde lahmacun yedim.(Valla pişman değilim dostlar sefam olsunn oh ohhh:)

Gecenin en tatsız kısmı heralde Cihangir'den Nişantaşı'na o saatte 45 dk. gibi rekor bir zamanda varabilmemdi. Bütün barların çıkış saati olunca sağolsun İSt.'un bütün taksileri Sıraselviler girişinde toplanıyorlar ve 1 sıra araç kuyruğu oluşturdukları için biz Cihangir'den gelenlerin Taksim meydanına varması 40 dakikayı buluyor.

Heralde yetkililerimiz eğlenmeye gidenler dönüş yolunda uyuyabilsin diye bu duruma hiç ses çıkarmıyorlar diye düşünüyorum.

Kısacası böyle geceler sonunda eve vardığımda gerçekten yatağımı özlemiş oluyorum.Belkide bu özlemi yaşamak için eğlenmeye çıkıyorumdur ne dersiniz???

Neysee...Herkese iyi haftalar......

12 Ocak 2007 Cuma

HAFTASONU ÖNERİLERİ 1

Madem haftabaşından beri sizleri rakı&balık diyerek balığa özendirdim.

Bu hafta ilk haftasonu önerilerim de sizlerle damak tadıma uygun,hizmetinden memnun kaldığım balık restoranları paylaşacağım.

Sizlerinde farkedeceği gibi benim için balık yemek demek boğaz demek olduğundan ve Avrupa çocuğu olduğumdan şimdiden Anadolu yakasında oturan arkadaşlardan özür dileyerek bu haftasonu onları bizim tarafa davet ediyorum.

Önerilerimden birinde balık keyfi yaşamaya karar verirlerse pişman olmayacaklarının da altını özellikle çizmek istiyorum.


ŞATO RESTORAN Benim favori balık mekanım diyebiliirm.Rumelikavağının ucunda önünde kumsalı,denizi ile sizi biranda İst.'dan uzaklaştıran amacı fazla kalabalık olmayan bir mekanda,sohbet ederek lezzetli deniz ürünleri yemek ve denizi seyretmek olanlar için ideal kanısındayım.(Fiyatlar da sizi diğer balık restoranlarından daha az üzecektir ama tabii benzin parası ile denk gelmesi de mümkün:)

Sırasıyla ALİ BABA,SET BALIK,İSKELE RESTORAN,KIYI RESTORAN,MAVİ BALIK boğaz kıyısındaki diğer balık restoranı tercihlerim Ortaköy'e vardığımızda hem ortamı hem balıkları ile İLHAMİ'NİN YERİ dir ilk tercihim.

CİBALİ BALIKÇISI ve Tünel'de ASMALI MESCİT BALIKÇISI da Boğaz dışında balıkları,hizmeti ile aklımda yer eden rakı&balık (keyfinize göre şarap ya da kolada olabilir yasak değil:)yeme keyfini gerçek anlamda bana yaşatan yerlerdir.

Ama sadece balık yemek ise amacınız artık herkesin bildiği Arnavutköy'de ki ADEM BABA ilk tercihtir.

Hemen mekanlarımızın teleFon bilgilerini vereyim ki geç kalmadan rezervasyonunuzu yaptırın.

ŞATO (0212)2423778
ALİ BABA (0212)2620889
SET BALIK (0212)2620411
İSKELE RESTORAN (0212)2623549
KIYI RESTORAN (0212)2620002
MAVİ BALIK (0212)2655480
İLHAMİ (0212)2608080
CİBALİ BALIKÇISI (0212)5332846
ASMALI MESCİT (0212)2513939
ADEM BABA (0212)2632933(REZERVASYON YOK)

Bu arada restoran da balığınızı seçerken de dışardan satın alırken de balığın tazeliğini anlayabilmeniz için dikkat etmeniz gereken şeyler de şunlar;

1. Taze balığın eti serttir
.2. Derisi, pulları ve gözleri parlaktır. Pulları saydamdır ve kolayca kopmaz. Bulanık ya da renksiz deri, balığın bayat olduğuna işarettir.
3. Taze balığın solungaçları kırmızı renkli, parlak ve nemlidir. Bayat balığın solungaçlarının rengi ise, turuncuya dönüktür.
4. Taze balık suya bırakıldığında, dibe çöker.
5. Taze balığın karın derisi de çok parlaktır.
6. Balığın kasları sıkı ve elastik ise taze, yumuşamış ise bayattır.
7. Balık, avlandığı su kokusunda ise, tazedir.
8. Balıkları tanımak ve bir balığın hangi ayda daha lezzetli olduğuna dâir bilgilere sahip olmak, doğru balığı almanızı sağlayacaktır. (bu bilgiyi bir önceki yazımda zaten vermiştim arkadaşlar:)

Valla benden balık önerileri şimdilik bu kadar.
Zaten bir balığı pişiripte yedirmediğim kaldı galiba canlarımm:)

Şimdiden size AFİYETLER OLSUN!!Hepinize iyi haftasonları....

Haftasonu GECELEYECEKLER yalnız değilsiniz!!!!!!

Sizden gelen istekler doğrultusunda haftasonları GECELEMEYE niyeti olan dostlara kendimce nacizane önerilerim olacak.

Bu sayede haftasonları nereye gitmeli diye uzun uzadıya düşünmenize gerek kalmayacak. Ben düşüneceğim siz sadece seçim yapacaksınız.

Bunun için cuma sabahları bloğumu tıklamanız yeterli olacak.

Önerilerimi dinleyin pişman olmayacaksınız dostlar:))

7 Ocak 2007 Pazar

HANGİ AYDA HANGİ BALIK YENİR?

Madem daha önceki yazımda Rakı&balık tan bahsettim ve ağızları sulandırdım ve herkes soluğu bir balık lokantasında aldı.

O zaman lokantaya gittiğinizde tamam içeceğiniz belli ama garson size "balık olarak ne alırsınız?? sorusunu sorduğunda da vereceğiniz cevaba yardımcı olmak boynumun borcu diye düşündüm.

Aşağıda hangi ayda hangi balığın daha lezzetli,yağlı ve daha ucuz olduğu bilgilerini bulabilirsiniz

Bu arada küçük bir hatırlatma yapayım kültür adı altında levrek ve çuprayı restoranlarda her mevsim denizde avlanan dostlarından daha ucuza yeme şansımızda var.

Hadi o zaman bol bol balık yiyip,fosfor alıyoruzz,zihni açıyoruz (çok zeki olmamak için rakıyla braz kapıyoruz tabii:)ve 2007'ye bomba gibi giriyoruz.


OCAK
Uskumru, lüfer, palamut, istavrit lezazetlerini muhafaza eder. Kefal ve hamsi tam yağlı durumdadır. Çinekop, kofana, minakop boldur. Midyenin mevsimi başlamıştır. Tekir, kırlangıç bolca avlanır.

ŞUBAT
Bu ayda Kalkan mevsimi başlar, mayıs sonuna kadar devam eder. Tekir bol çıkar. Uskumru, lüfer, palamut yağını kaybetmeye başlar. Gümüş balığı, kefal, derepisisi, minekop, midye lezzetle yenir.

MART
Kefal, levrek ve kalkanın en lezzetli zamanıdır. Uskumru ise çiroz olmaya başlar.

NİSAN
Kalkan lezzet bakımından yine başta gelir ve en bol zamanıdır. MErcan, levrek, kılıç, kırlangıç bolca çıkmaya başlar. Dolayısıyla diğer aylara göre bu ayda balık daha boldur.

MAYIS
İstakoz, levrek, barbunya, dilbalığı, tekir, kılıç, kırlangıç, pavurya, karides, iskorpit zevkle yenir. Kalkan yavrusu ve gelincik çıkmaya başlar.

HAZİRAN
Bu ayda balıklar az tutulur, geçici olarak Karadeniz'e yazlığa gitmişlerdir. Dip balıkları da yumurtalarını dökmüş olduklarından dolayı dağınık gezerler. Bu sebeple haziran ayı verimsizdir.

TEMMUZ
Sardalyanın mevsimi başlamıştır. Ekim ayı sonuna kadar lezzetini devam ettirir. Tekir, barbunya yine nefasetini devam ettirir. Istakoz, pavurya, böcek bolca çıkar.

AĞUSTOS
Çingene palamutu mevsimi açar. SArdalya, kılıç, mercan, sinağrit, ıstakoz ve pavurya yine nefis lezzetlidir.

EYLÜL
Sardalya, kılıç nefasetini devam ettirir. Palamut irileşmiş olup çeşitli yemeği yapılır. Lüfer, kolyoz, izmarit, kırlangıç bolca çıkar.

EKİM
Geçici balıkların yazın Karadeniz'de beslenip Marmara'ya dönüşe başladığı aydır. Bu, balığın her çesidinin bollaşması demektir.

KASIM
Ekim ayındaki balıkların bolluğu ve lezzeti devam eder. Pisi'nin en nefis olduğu aydır. Torik akışa başlar, lakerdası yapılır.

ARALIK
Uskumru, lüfer, palamut, torik yağlı olduklarından her türlü yemeği yapılır. Tekir boldur; hamsinin de tam lezzetli zamanıdır.

"RAKI&BALIK" Keyfi..

Evet bu hafta yeni yıla girmenin ve tatil rehavetinin ardından cumartesi akşamı bir organizasyon yapamam diye düşünürken reddedemiyiceğim bir ikiliyi de kapsayan (RAkı-Balık)hoş bir teklif aldım.

Ben Avrupa çocuğu olarak genelde bu ikiliyi boğaz kıyısındaki restoranlarda hoş bir muhabbet ile şenlendirerek almayı tercih etmişimdir..

Ama dedim yaaa Caddebostan'da ki gidilecek mekanın ismi de Rakı&Balık olunca ve dostlardan birinin de doğumgünü söz konusu olunca soluğu karşı tarafta aldım.

Ulaşımı çok kolay olan mekan şirin ve sade bir yer. Zaten Caddebostan sahilinden geçip te benim gibi RAKI-BALIK kelimelerini ayrı düşünemiyenlerdenseniz mekana göz aşinalığınızın olmaması mümkün değil.

Mezeler,balık köftesi, balıklar ve servis için diyecek söz yok doğrusu ama gürültü,sigara dumanı inanın insanı tutuyor. Diyebilirsiniz ki bu her mekanın başlıca sorunu ama epeydir ben bu kadar başımı ağrıtan ve boğazımı yırttığım bir mekanda bulunmamıştım.Gürültüden ne mekanda fasıl havası yaratmak için gelen çalgıcıların ne çaldığını duyup eşlik edebiliyorsunuz ne de birbirinizin ne konustuğunu anlayabiliyorsunuz.

Umarım bu konulara biraz daha özen gösterip,çözüm yaratmaya çalışırlarda mekanda 4/4'lük bir ziyafet çekme imkanımız olur.

Ben yinede son olarak derim ki rakınız, balığınız,mekanınız neresi olursa olsun farketmez yeter ki masanızda bunları paylaştığınız dostlarınız ile muhabbetiniz hoş olsun,güzel olsun.

Hepimize afiyet olsunn:))

3 Ocak 2007 Çarşamba

Bir Yılbaşı gecesinin ardından!!

Geceleri yorumlaması gereken bir kişi olarak yılbaşına çoğu insanın söylediği gibi evde PTT(Pijama,Terlik,Televizyon) şeklinde girmem beklenemezdi. Sırf sizleri dışarının havasını vermek adına ne ev partilerini geri çevirmek zorunda kaldım dostlar:)Hepsinden bu vesileyle özür diliyorumm:)

Size daha evvel ki yazımda biraz merak ettirmiştim.
Çünkü 2007 yılına değişik bir mekanda değişik tatlar deneyerek girdim.

Öncelikle şunu söylemeliyim ki umarım bütün sene hayatımda olacak değişikliklerde burada ilk kez tattığım yiyecekler kadar tatlı olur.

SAF adlı mekan bana her sene yaşadığımdan daha sağlıklı bir yılbaşı da yaşattığı kesin.Son derece sağlıklı ama bir o kadarda lezzetli ürünler sunan mekanda sigara içilmemesi bence en çok hamile ve yemek yerken sigaranın kokusuna bile dayanamayan kişileri mutlu edecektir.

Ateş gösterileri ile yeniyıla girdiğimiz Tünel'de perşembe günü açılan restoranla ilgili ilerleyen günlerde daha fazla bilgi aktaracağım sizlere ...

Beyoğlu'na gelip yeni yılı tek mekanda geçirecek değildim tabiiki..
İlk saatlerde meyhanelerde insanlar neler yapıyor deyip şöyle tünelde kısa birkaçmekana ugrayıp arkadaşlarımızın gönüllerini aldıktan sonra Fransız Sokağı(yeniden Cezayir sokağı mı demeli bilemiyorumm ama)girişindeki CEZAYİR'de düzenlenen partilere uğrayarak geceyi noktalamaya karar verdik.

İçimde yeni bir yıla girmenin umutları,beklentilerinden doğan bir heyecan kaynaklı mı yoksa sadece gecenin ve bir yaş daha yaşlanmanın verdiği yorgunluktan mı karar veremediğim bir ağırlık ile eve döndüm.

Ve yatmadan evvel tek hatırladığım "2007 BENİM YILIM OLACAK "diye mırıldanan sesimdi....

Herkese tekrar MUTLU YILLARR!!!

2 Ocak 2007 Salı

Yeni Yılınız Kutlu Olsun!

Yılbaşına yeni bir mekanda girdik. Detayları yakında burada yazacağım. Beni izlemeye devam edin sevgili okuyucularım.

Bayramınız kutlu olsun!